Uzun, karanlık bir çığlığın da ardına düşebilir insan,
Titrek, eğri büğrü bir yazının çağrısına da uyar.
Bırakıp herşeyi döner.
Aşk bir buluşmadır çünkü,
Her zaman gecikmiş bir buluşma.
Bitmeyen bir kavuşmadır da aşk.
Araya her zaman bir şeyler girer:
Bazen kendi sevincinin kanat gölgesi,
Bazen nabzın hızı yüreğin titreyişi,
Tüylerin telaşla besleniyor gibidir.
Araya her zaman bir şeyler girer:
Çalışma saatleri, karşılıksız sorular.
Nereden bilebilir insan
Bunların hepsinin de aşk olabileceğini?
Çoğu kez aldatıcıdır da,
Bakarsın, herkes onun askeri, onun şehidi.
Oysa aşk hiçbir zaman yarış değildir ki.
Bu yüzden yanılır hep
Sayın muhbir vatandaş, köftehor okur, arsız yetkili.
Sararmış bir fotoğraf olarak da çıkabilir karşına,
Buğulu bir fotoğraf kılığıyla da,
Bakarsın, ona da dadanmış
Gündelik hayatın sosyolojisi.
Yeniden duyulur bazen o uzun ve karanlık çığlık.
Çağıran o titrek yazı yeniden belirir.
Çünkü aşk en eski köprüsüdür Balkanların, en eski.
.
Cevat Çapan
8 comments:
Aynı şairden efenim..türkiye saatiyle
iyi geceler E.Günlük abi :)
"İçimin içime sığmaması
Canevimde çırpınan
Küçücük bir kuş
Olmasından mıdır aklın?"
Sagol Aysegul. Surda ki aklin ve yuregin birlikteligini bi anlatabilsek bazi insanlara...
veznini sevdim şiirin. bizde "serbest vezin" oluyor bu galiba.
Sevgili Eleştirel,
Bu sıralar şiir günleri düzenliyor gibisin. :)
Ve ne güzel bir şiir bu!
Tam bir şiir gibi:)
melodiye cuk oturur cinsten.
Bu mu yoksa başkası mıydı yollayacağın şiir?
Ayşegül Yoldaş'a da selam buradan:)
Ekmekcikiz ne yapalim sozun yetmedigi yerdir siir... Bir de gercekten cok guzel bir siir bu...
Kareemoff evet serbest vezin.
Ziya hocam keske bu siir olsaydi yahu. Biz Hasan Huseyin'in Kopru'su icin demistik. O da o kadar zor okunuyor ki.. Yani yuksek sesli okumak icin zor bir siirdi. Bilirsiniz her siir yuksek sesli okunamiyor ne yazik ki. Bazi siirler vardir ki icinden okumalisin, bazilari da fisiltiyla...Neyse denedim gonderdim. Simdi almissinizdir.
Post a Comment