Wilhelm Reich
"Küçük adam üzerinde" güçlerini uygulamaları için iktidar sahiplerine
yetki veriyorsun. Ama kendin dilsizsin; seni temsil etmeleri için
güçlülerin ya da kötü niyetli güçsüzlerin daha fazla güçlenmelerine göz
yumuyorsun. Her zaman aldatılanın sen olduğunu çok geç fark ediyorsun."
"Sana kişisel özgürlük değil ulusal özgürlük vaad ediyorlar. Sana
insani özsaygı değil, ulusal büyüklük vaad ediyorlar. "Ulusal özgürlük"
ve "devletin çıkarları" ifadeleri bir kemiğin bir köpeğin ağzını
sulandırdığı gibi senin ağzını sulandırıyor ve sen onları alkışlıyorsun
(...) Onlar seni bir sembole kurban ediyorlar ve sen onları kendi
üzerinde iktidara taşıyorsun. Bütün maskeleri düştüğü halde senin
efendilerin senin tarafından yükseltildiler, senin tarafından
beslendiler."
"Sende gerçek büyük adamı tanıyabilecek his ve
göz yok. Onun varlığı, acıları, özlemleri, kavgaları, senin için verdiği
mücadeleler sana uzak ve yabancı şeylerdir."
"Büyük adam
yaşamın amacını senin gibi zengin olmakta, kızlarının kurallara göre
evlenmelerinde, politik kariyerde, profesör süslerinde görmüyor. Senin
gibi olmadığı için onu "dahi" ya da "tuhaf" olarak adlandırıyorsun. Ama o
senin boş gevezelik toplantıların yerine kendi düşünceleriyle yalnız
kalmayı tercih ettiğinde onun toplumsal olmadığını söylüyorsun. Sen
küçük ada, bu sıradan dürüst adamın karşısında yozlaşmışlığın içinde
kendini "normalliğin" prototipi olarak çıkarıyor ve ona "anormal"
diyorsun. Onu küçücük ölçülerinle ölçüyorsun ve senin normallik
ölçülerine uymadığını düşünüyorsun."
"Sen "halksın", "kamu
düşüncesisin", "toplumun vicdanısın". Bu kelimelerde ne büyük sorumluluk
olduğunu hiç düşündün mü küçük adam? Büyük sosyal bakış açısıyla
doğanın ya da büyük insani eylemlerin, örneğin bir insanın doğru ya da
yanlış mı düşündüğünü kendisine hiç sordun mu? Aksine komşunun ne
diyeceğini ya da dürüstlüğünün sana paraya mal olup olmayacağını sordun.
Sen büyük adamı yalnızlığa ittikten sonra ona nasıl bir kötülük
yaptığını unuttun. Tekrar tekrar anlamsızlıklar, bayağılıklar yaptın ve
bir kere daha onu derinden yaraladın."
"Dinle küçük adam; insanın sefaleti senin her küçük kötülüğünde gün ışığına çıkıyor."
"Bütün büyük insanlar yalnızdırlar."
"Bu dünyada benim kim olduğuma karar verecek olan yalnızca benim, başka
hiç kimse değil. Ben biyolojik ve kültürel bir melezim ve bütün
sınıfların, ırkların ve ulusların fiziksel ve zihinsel ürünü olmaktan,
senin gibi saf ırk olmamaktan, şovenist olmamaktan ve bütün sınıfların,
ırkların ve ulusların küçük bir faşisti olmamaktan dolayı gurur
duyuyorum."
"Evlilikten doğmuş çocukları meşru, "evlilik dışı"
çocukları gayrimeşru olarak ayıran sen değil misin? Yeni doğmuş İsa'yı
yüceltiyorsun. Yeni doğmuş İsa evlilik cüzdanı olmayan bir anneden
doğmuştu. Sen evlilik dışı doğmuş, evlilik dışı çocuk tanımayan İsa'yı
tanrının oğlu katına yükselttin. Ve sonra kendi küçük gerçekliğin içinde
gerçek sevgin ve gerçek nefretinle dinsel kanunlara dayanarak çocuklara
saldırıyorsun, sen sefil bir küçük adamsın! Sen otomobilinle büyük
Galile'nin tasarladığı köprülerden geçiyorsun. Bütün dünyanın küçük
adamı, sen büyük Galile'nin evlilik cüzdanı olmadan üç çocuk sahibi
olduğunu biliyor musun? Bunu okuldaki çocuklardan saklıyorsun ve
Galile'ye bu yüzden acı çektirmiyor musun?"
"Senin ve senin
topluluklarının bütün zorbalıklarından kurtulması gerekiyor, bu gerçek.
Ama büyük adam seni eğitirken küçük bir hata yaptı. O senin özgürlük
arzuna ve yeteneğine güveniyordu. O özgürlüğü bir kez ele geçirdiğinde
onu güvence altına alacağından şüphe etmiyordu. Ve senin proleterye
diktatörü olmana rıza gösterme hatasını da yaptı.
Sana
gösterilenlerin içinde yalnızca bir kelime kaldı: diktatör!Bütün diğer
şeyleri güverteden aşağı attın; özgürlük, gerçek şeylerdeki temizlik,
ekonomik köleliğin çözümü, ileriyi düşünme yöntemleri, bütün bunlar
güverteden aşağı uçtu. Bilge adamın bu küçük hatasından sen,
yalanlardan, kovuşturmadan, işkenceden, zindandan, cellatlardan, gizli
polisten, mareşallereden ve madalyalardan oluşan bir sistem inşa
ettin..."
"Sen ya 'yaşasın' diye bağırır, ya kağıt oynarsın, ya
da bir büroda istemeyerek çalışırsın. Ve hiçbir zaman yardım edenin
yardımına koşmazsın."
"Sen mutluluğun için gereken ekonomik
koşulları, "mekanizmayla" karıştırdın. Devletin büyüklüğünü insanlığın
kurtuluşu; katı, aptal parti disiplinini büyük amaçlar için duyulan
fedakarlık arzusu; tankların geçit törenini milyonların uyanışı sandın.
Aşkın özgürleşmesini tüm kadınların ırzına geçmekle, yoksulluğun yok
edilmesini bütün yoksulları, zayıfları ve yardıma muhtaç olanları yok
etmekle, memeye gereksinim duyan bebeleri vatansever yetiştirmekle,
doğum kontrolünü on çocuk annesine madalya vermekle karıştırdın."
"Senin yakınında küçük adam, mutluluğu yiyip bitirmek kolaydır, ama mutluluğu elde tutmak zordur."
"Deha senin satmak için pazara getirdiğin ticari bir markadır. Ancak
kaşif bir dahi olursa, onun dünyaya getirdiği mutluluğu daha iyi yiyip
bitirebilirsin. Evet onu iştahla yiyebilirsin; çünkü sonra küçük adam
gelip seninle birlikte, "dahi, dahi" diye haykıracaktır. Ve insanlar
kitle halinde gelip elindeki ürünü yiyip tüketecektir."
"Yaşayanın izinde olan herkesi onurun ya da akademik unvanın, dinin,
para cüzdanın ya da tankın uğruna suçladın, lekeledin, yalanladın,
mahkum ettin ya da sakatladın."
"İşte sen busun küçük adam, sen
çok iyi boşaltabilir, tüketebilir, kaşıklayabilir ve yiyip
bitirebilirsin ama yaratamazsın. Sen hiçbir gelişme göstermezsin, yeni
düşünceler için hiçbir şansın yok. Çünkü sen hiçbir zaman vermedin,
yalnızca başkalarının senin önüne hazırca sunduklarını kaşıkladın."
"Dönüp de senin vatansever dediklerine bak bir kere. Onlar adım
atmıyor, hücum ediyorlar. Onlar düşmanlarından nefret etmiyorlar, onlar
ezeli düşmanlarını on yılda bir değiştirdikleri ezeli düşman yapmak için
ebedi arkadaş yapıyorlar. Şarkı söylemiyorlar, yürüyüş marşları
söylüyorlar. Onlar kız arkadaşlarını kucaklamıyorlar, sadece onları
becerip bir gecede kaç kez iş bitirdiklerini hesaplıyorlar."
"Senin cinsel açlık içinde olduğunu, diğer cinsten insanlara nasıl
şehvetle baktığını, dostlarınla aşk meseleleri üzerine pis şakalar
yaptığını, pis pornografik fantezilerin olduğunu sen biliyorsun, ben
biliyorum, herkes biliyor (...) Senin kafanda her türlü ahlaksızlık
marifeti oluşuyor. Benim sevgiyle kucaklayışım senin yaşamında
pornografik bir sahne haline geliyor. Benim neden söz ettiğimi
bilmiyorsun küçük adam.
Bu yüzden hep geride kaldın küçük adam."
"Sen bir kartal olmak istemiyorsun küçük adam ve bu yüzden de akbabalar
tarafından yenileceksin. Sen kartallardan korkuyorsun, bu yüzden de
sürü içinde yaşıyorsun ve büyük sürülerin ve kitlelerin yemi
olacaksın.Şimdi sen büyük kitleler arasında açlık çekiyorsun, büyük
kitleler içinde ölüyorsun ve senin civcivlerini kuluçkalayan kartaldan
hala korkuyorsun."
"Sen Hitler yanlılarını ancak milyonlarca
insanı öldürdükten sonra asıyorsun. Bu milyonlar öldürülmeden önce
nerdeydin ve ne düşünüyordun? Doğru düşünmen için bir düzine ceset
yetmez mi? İnsanlığın ancak milyonlarca ceset gördüğünde mi ortaya
çıkıyor? Senin bu tek tek küçüklüklerin, insan-hayvandaki büyük sefaleti
ortaya çıkarıyor."
"Evin hala kum üstünde duruyor, çatı başına
yıkılıyor ama senin 'proleter' ya da 'ulusal namus'un var. Su borun
patlıyor ve çocuğun boğuluyor; ama sen yine çocukların sopayla
ödüllendirildiği eğitim ve düzenden yanasın."
"Boks maçı yerine
kitapçıya git, eğlence merkezlerine gitmek yerine uzak ülkelere seyahat
et.Doğayı düzetlmeye çalışma, onu kavramayı ve korumayı öğren..."
"Daha yüzyıllar boyunca dostlarını öldüreceksin ve bütün halkların,
proleterlerin önderlerini efendilerin olarak ödüllendireceksin. Bir
efendinin ardından diğerini yücelteceksin. Sen yüzyıllar boyunca yaşamı
korumak yerine kan dökeceksin, celladının yardımıyla özgürlüğünü
temellendirdiğine inanacaksın..."
"Sen gerçekler konuşulduğu zaman dinlemiyorsun; sen yalnızca gürültüyü dinliyorsun. Ve sonra 'yaşasın' diye bağırıyorsun."
"Biliyorum küçük adam bir gerçek işine gelmediğinde hemen deli damgası
vuruyorsun. Ve sen kendini normal insan kabul ediyorsun. Delileri içeri
tıktın ve bu dünyayı normal insanlar idare ediyor..."
"Senin
kamuoyu dediğin şey küçük adam, bütün küçük adamların ve kadınların
düşüncelerinin ürünüdür. Her küçük adamın, her küçük kadının içinde bir
doğru ama aslında tamamen yanlış bir düşünce vardır.Diğer küçük
adamların ve kadınların yanlış düşüncelerinden korktukları için yanlış
düşüncelere sahiptirler. Bu yüzden doğru düşünceler ön plana çıkamıyor."
Burda da 2007'de alintiladigim bir seyler var. http://elestirelmedyagunlugu.blogspot.com/2007/11/dinle-kk-adam.html
No comments:
Post a Comment